S129.Sizce, toplum/ların:tüm; din, örf, adet özgünlüklerini ve ananelerini;gerçek ve doğal kaynaklarına dayalı olarak bilimsel-ilimsel açıdan;gerçekçi olarak masaya yatırmanın ve günümüze-geçmişe,geleceğe güncellemenin tam zamanımıdır? Neden? Değilse sizce ne zaman masaya yatırılmalıdır.Bu fırsat kaçarsa veya gecikirse;uzay bilgi keşif çağında insanlık ne/ler kayb eder. Telafisi mümkün mü?
C. 129:Bence insanoğlu bilimi elinden geldiğince kullanmalı yalnız bunu yaparken kendi örf ve adetlerinden de ödün vermemelidir. Ki bunu gerçekleştirdiği takdirde ilimsel açıdan da önem kazanır. Ali Rıza Sertkaya 
C. 129: Bu soru sadece beni değil herkesi aşar Rıdvan ERTUŞ
C. 129:Bunları masaya yatırmanın tam zamanı ne zaman bence kimse bilemez. Çünkü gelişen teknoloji, bilim ve ilim açısındaki gelişmeler sürekli devam ediyor. Bu örf adetlerimiz yani kültürümüz sadece bugün için değil; bütün zamanların koşullarına güncellenmelidir. Eğer bunu bugün yaparsak gelişen teknoloji ile birlikte ileriki zamanlarda yine yapmamız gerekecektir. Fakat bunu bugün yapmazsak ilerde yine yapmamız gerekecek fakat bu defa çok zor olacaktır. Geçmiş tende zaten değişime uğrayarak günümüze gelmiştir. Derya Akay
C. 129:Zamanı değil. Günümüz anlayışına çok ters düşen bir insanlık geçmişi var çünkü hiçbir zamanda yatırılamaz. Çünkü her şey yaşandığı tarihte kalır. Murat AKBAŞ
C. 129: Bir kısmının zamanı geçmiş, bir kısmının zamanı, bir kısmının da zamanı değil. Geleceğe güncellemenin zamanıdır. Geleceğini bir daha elde edemeyecek kadar çok şeyler kaybeder. Tarık SOYALAN
C. 129:EVET. Geçmişimizi masaya yatırmanın ve güncellemenin tam zamanıdır. Çünkü çok köklü bir geçmişe sahibiz ve eğer bir gün teknolojik olarak çok ileri olursak insanlara gerçek insanlığı öğretebiliriz. ALİ NAZLI
C. 129: Evet güncellemenin tam sırasıdır çünkü eğer bugün yapılmazsa ileride insan uzaya çıktığında bunu yapması çok zor olacaktır. İnsan uzayda büyük bir alana yayılacak dolayısıyla yeni toplumların ortaya çıkması veya yeni kaynakların ortaya çıkma ihtimali olacaktır. Bunun için önlemini şimdiden almalıdır. Kadri ÇİMEN
C. 129:Bence tam zamanıdır. Çünkü uzay çağına geçilmek, uzaya açılmak isteniyorsa; geçmişe ait ya da geçmişte başlamış ve halen devam eden problemlerimizi, takıntılarımızı halletmek zorundayız. Tabi bunu yaparken gerçekçi olma şartını ihlal etmemek gerekir. GÜLSÜN KARSLI
C. 129:Evet. Zamanlama olarak geç kamlı olabiliriz. Ancak gerçekte böyle bir fırsatı insanlık kaçırırsa bütün değerlerini kaybeder. Kasım AKTOPRAK
C. 129:Evet tam zamanıdır. Bilimle her şey çok kısa zamanda değişmekte ve bizim bunları takip edip bunları örf adetlerimize güncellememiz gerekmektedir. Yoksa geçmiş ile gelecek arasında bir çatışmaya neden olabilir Veli Yasak
C. 129:Evet. Hatta geç kalınmıştır. Asimle olmuştur. Kökleşmeden bunu yapmak gerekirdi. Bu yapılırsa insanlık sadece zaman kaybeder. Bizler yaşayamasak bile torunlarımız yaşamak istedikleri bir yaşama sahip olabilecekler. Abdulkudüs KORKMAZ
C. 129:Bence tam zamanıdır. Eğer geç kalınırsa fırsat geri kaçarsa geri getirene bilecek çok şey için geç olabilirler. İnsan, doğa doğaya daha fazla zarar vermeden bazı şeyler masaya yatırılmalıdır. Veysi Demir
C. 129:Bence tam zamanıdır. Çünkü toplumlarda ahlak felç olmuş durumdadır. Din, örf ve adetler güncelleştirilerek güzel ahlak tohumları yeniden atılmalıdır. Menduh SAYPAK
C. 129: Zamanıdır. Çünkü bunlar masaya yatırıp güncellemek ne kadar erken yapılırsa o kadar iyi olur. M. Emin. Arı
C. 129: bence tam zamanıdır. Bu dünyanın fazla zamanının kaldığını düşünmüyorum.       Mesut KAÇMAZ
C. 129:Doğrudur. Çünki dünya teknoloji sayesinde küçük bir köy haline gelmiştir. Masaya yatırmanın ve inlecelemenin tam zamanıdır. Bu fırsat kaçarsa teknoloji birikimden meydana geldiğinden tam manada insanların hizmetine sunulamaz. BARIŞ BOSTANCI
C. 129: bence tam zamanıdır. Bu tür fırsatlar yüzyılda bir gelir. Çünkü günümüzde insanoğlunun sorunları öyle çıkmaz bir durum almış ki bunu çözmenin başka yolu yok bence. Bu fırsat kaçarsa insanlık bir yüzyıl daha geriye gidecektir. Bunun telafisi elbette mümkündür yalnız kaybedecekleri insan göz ardı etmemelidir. Aziz BİÇEN  
C. 129: bence tam zamanıdır. Din, örf ve adetlerimizi tekrar gözden geçirmeliyiz ve bu güne güncellemeliyiz. Aksi takdirde hızla gelişen bu tür değerlerimizi kaybedebiliriz. YUNUS BAYRAK
C. 129: Ananelerde yanlışlık varsa yanlışlıklar hemen düzeltilmelidir. Yanlışı düzeltmenin zamanı olmaz. Eğer düzeltilmese uzay çağı değil hangi çağ olursa olsun zaradır.   H.Uğur MUMCU
C. 129:Tam zamanıdır. Çünkü herkes bilince olabilecek seviye gelmiştir. Bu fırsat kaçarsa  veya gecikirse insanlık tarihi yok olma noktasına gelmiştir.İnsan doğadaki her şeyi yutmuştur. İnsan doğada kullanabilecek bir şey kalmamıştır. Uzay çağı başlatılmalıdır. Aksi takdirde telafisi mümkün değildir. Esat KAN
C. 129:evet bence değerlendirip güncelleştirmek lazım.    Fırat Aydınarığ
C. 129:Tam zamanıdır. Zamanı gelmiştir artık. Rumuz = Öfkeli
C. 129:Doğrudur aksi takdirde geç kalabiliriz çünkü globalleşemeden nasibimizi alırız ve bunların tamamı yok olabilir.            rumuz:SU
C. 129:Bunun bir zamanı ya da tam zamanı yoktur. Bu değerler temeldir. Güncellenemez. Eğer ki anlamlarını yitirmeye başlamışlarsa bu değer yargıları tekrar gözden geçirilip tam olarak yerine oturtulmalıdır. M.Tevfik
C. 129:Tüm zamanıdır diyemeyiz, çünkü artık yapılacak değişiklikler bilim için olur sadece örf ve adetlerimiz için yaşamayı. Bugünün işini yarına bırakma gibi uygun. Serhat
C. 129:evet. Uzay çağında artık örf adet mi kalır acaba. Seda
C. 129:Tam zamanıdır. Osmanlı bu gerçeğe yabancı kaldığı için çökmüştür. Eğer bu fırsat kaçarsa insanlığın kaybı büyük Ziya
C. 129:Evet yatırılmalı. Çünkü insanlık diye bir şey kalmayacak yakında bence geç bile kaldık. Nurgül
C. 129:Güncellemeler için belirli bir zaman seçmek bence mümkün değildir. Zamanla kendilginden kavramlar kişilerin ilim ve bilim düzeylerine paralel olarak şekillenir. Sümeyra
C. 129:Her şey olacağına varır. Ertaç YALÇIN
C. 129:evet tam zamanıdır. Bahsedilen değerler değerlerini hızla yitirmekte olan değerli değerlerdir. Naciye ATAMAN
C. 129: evet zamanıdır beklide geç kalmışızdır. Çünkü kültür değerlerini yitirmiş toplumlar var. NAZIM SEVEN
C. 129: Zamanı geçmiştir her şey çıkarcıların ve münafıkların lehine işliyorum zan geçmiştir daha önceden devreye girilmeliydi. Şuayp CENGİZ
C. 129:bu fırsat uygun zamanda yapılmalı aksi takdirde ters teper  isa ERGÜNTOP
C. 129: Bence öyle bir zamandayız ki insanoğlunun kaybı oldukça çok fazla, geç kaldığımızı düşünüyorum. Ama zararın neresinden dönülse kardır diye düşünüyorum. Bir an önce uyanmak lazım. Mustafa ATEŞÇELİK
C. 129:Tam zamanıdır. Örf ve adetlerinden geçmişinden kopmuş kişiler geleceğinde de kopukluk olur. Mustafa yıldırım
C. 129: Tam zamanıdır. Çünkü insanlar geçmişine sahip çıkıp zamanına uymalıdır. Onur AydınC. 129:Tam zamanıdır. Halk artık patojen teknolojinin zehrine karşı bir panzehiri aramaktadır. NİHAT PİŞKEN
C. 129:Toplumların bir biriyle en iyi geçindiği zamanların koşuları masaya yatırılmalı. Çünkü en büyük ihtiyaç bu zamandadır. Halis Kaya
C. 129: Geç bile kalınmış olabilir. Münevver ŞAHİNKAYA
C. 129:güncellemenin bir zamanı olamaz çünkü her yıl güncelleme yapılmalıdır eğer geç kalınmış ise hemen masaya yatırılmalı. Çünkü hayatı güncelleyemezsek kat ettiğimiz yolun doğru olup olmadığını anlayamayız. Erdal ŞİMDİ
C. 129: Tam zamanıdır. Çünkü gemi kaçabilir      EROL ÖZLÜ
C. 129: Yozlaşan dünya da geçen her dakika ve her saat geç kalınmış demektir Ertan Artuç
C. 129: Şuan bu olguları kendimizce, günümüze geleceğe güncellemiş farz edip yaşıyoruz. Fatma ÖZDEN
C. 129:ZAMNIDIR.Çünkü geçmişlerinin bazı hataları günümüzün sentezi ile ayıklamanın zamanı gelmiştir.Çoğu kere  demode anlayışıyla  ilerlemeye mani olabilmektedir. Mücahide YÜKSEL
C. 129:Zamanıdır. Çünkü bu çağ bilgi çağıdır. Her şeyi irdelemenin çağıdır. Bu fırsat kaçarsa telafisi imkânsızdır. Seval Dalkılıç
C. 129:Günümüzde doğru bir dine ihtiyaç vardır. Çünkü insanlar kendilerine ilah olarak para, kadın, güç gibi nefsanî ihtiyaçları seçmektedirler. Bu yüzden tam zamanıdır. Fakat telafisi mümkündür. İnsanlık sosyolojik açıdan kötü bir duruma doğru gitmektedir. Eninde sonunda insanlık öyle kötü bir hal alır ki herkes bir kurtuluş çaresi olarak tutunacağı bir dal olarak dine sarılır. İnsanların koyduğu felsefenin seviyesi herkesçe anlaşılmış olur. Şuna benzetebiliriz. İnsanoğlu hafif bir gribe yakalanmıştır doktora gitmeyi düşünmemekte, atlatabileceğini düşünmektedir. Bir süre sonra ağırlaştığı zaman ister istemez doktor, ilaç arayışına girecektir. Bu süre içinde de kaybedeceğimiz şey ise birçok insanlardır Şems
C. 129:Dini inançların elbette bir evrim sonucu oluştuğu düşüncesi günümüzde haklı olarak vardır.Yani Brahmanizm Museviliğe Musevilik Hıristiyanlığa oda Müslümanlığa evirilmiştir düşüncesi sosyolojide hala canlılığını korumaktadır.Bu evrim insan müdahalesini gerektirir düşüncesi bile din için en radikal eleştiridir,yani kutsal kelam bir insan tarafından üretilmiştir anlamı çıkar.Din bir öğreti,doktrin değildir bu yüzden savunması ve çürütülmesi yapılamaz bir değer yargısıdır. Şunu söylemek gerekir ki dini kurallara alternatif kurallar henüz üretilmemiştir ve bu üretim de biraz zor görünüyor. Semih Yalçınkaya
C. 129:Bence artık bunların fazla bir örmemi yok küreselleşen bir dünyada din örf ve gelenekelride masaya da yatırmakta çok önemli değildir. İnsanoğlu globalleşen dünyada evrensel niteliklere sahip olmalıdır. Zaten evrense değerlere sahip olursa diğer insanlarında yaşam biçimlerine saygılı olurlar. İnsan uzay bilgi çağında hiçbir şey kaybetmez. Gelenekler bilgiyi bulmada fazla engel olmaz Ahmet AYDOĞAN
C. 129:Bu güne kadar öğretilen ve yaşatılan gelenekler hep birilerinin doğrularıydı. Bundan sonra da böyle devam edecek bu bilinen ve kaçınılmaz bir gerçek. Gelenekler arasında olmaması gereken ve gelenekleri çekilmez ve saçma kılan binlerce şey mevcut. Her zaman yapılabilecek şeyler vardır. İnsanlık yararına olacaksa ki kesinlikle böyle düşünüyorum, gelenek hemen masaya yatırılmalı. Nurgül AY
C. 129:Evet tam zamanıdır. Çünkü günümüzde böyle şeye ihtiyaç vardır. Bugün olmasa bile bir gün masaya yatırılacaktır. RESUL ADANAŞ
C. 129:Tam zamanıdır. Çünkü toplumun etik değerleri artık anlamlığını yitirmenin son safhalarına gelindiğini düşünüyorum. İnsanlık insanlığını kaybeder. Telafisi duygusuz bir yaşam olur. Yani telafisi kuralsız toplum olur. M. Sinan TAŞ
C. 129:Toplumların; din, örf, adet ve geleneklerini masaya yatırmak için öncelikle toplumları kaynaştırmalıyız. Savaş halindeki bir dünyada kalkıp bunca şeyi masaya yatırmak imkânsız gibi. Dünya tamamen bir barış ve huzur ortamına kavuştuğunda ancak bazı şeyleri masaya yatırabiliriz. Belki telafisi zor olacak, ama böyle olması gerekir. Nayip KOÇ
C. 129:Yeterince ders verici olay yaşandı zaten. Bence geç bile kalınmış. Kamuran BİLDİKC.
129:
Günümüz insanlarının yapması gereken hayvanların yaptığı gibi yaşamak için savaşmak
değil. Hep birlikte insanlık adına oturup insanların geleceklerini ilgilendiren iyi ve insanların yararına olan konular üzerine kafa yormalarıdır. Eğer bu yapılmayıp kıskançlık ve rekabetten yana bir yaşam seçerlerse çoğu şey telafisi mümkün olmayan zararlara gidebilir. Hüsnü ŞAKI
C. 129:Bence tam zamanıdır. Çünkü insan olarak batı teknolojisinde kaybolmasak ta, çoğu gerçeklerin ne demek olduğunu biliyoruz doğru-yanlış ayırımını bilincimizle ve inancımızla yapabilecek kapasitedeyiz. Gülten SÖKMEN
C. 129:Zamanı olabilir. Mümkündür. Faruk Karahanlı
C. 129:İnsanlar örf, adet ve dinlerini masaya yatırabilmek için önce insanlar içinde savaş ortamını yok etmemize bağlıdır. Barış ve güven ortamı oluşturmadan insanları ve diğerlerini masaya yatırmayız. Belki telafisi zor olacak ama başka türlü olması da zordur. Ekrem MANAY
C. 129:Toplumların ananeleri insanlar tarafından oluşturulduğu ve insanlarda zaman içi varlıkları olduğundan değiştirilmesi uygundur tabii ki.
Hem bence çağdaş olmayan, mantığa uygun olmayan geleneklerin sürdürülmesi gereksizdir. Bilime dayalı, yeni oluşumlar insan namına faydalı olacaksa en kısa zamanda değiştirilmesi aklidir. Belçim HAKAN
C. 129:Tam zamanıdır diye bir şey söylemeyiz. Her zamanda toplumların, tüm örf, adet ve dini inançlarını ibretler ve dersler çıkarmak için irdelemeli ve günümüze güncellemeliyiz. Geçmişinden ibret almayan toplumlar aynı hatalara tekrar tekrar düşmeye mahkûmdurlar. Eğer ibret alınmazsa insanlık çok şey kaybeder. Telafisi de mümkün olmayabilir. Taner Gider
C. 129:Bence değiştirme zamanı geldi ve geçiyor. Zamanı geçmiş her şey günümüze uyarlanmalı ve kullanılmalıyız. MÜZEYYEN ADSOY
C. 129:Zamanıdır. Hata gecikmişiz çünkü zamanımızda insanlar para, makam ve şöhret için kapitalizmin ellinde bir arsız canavara dönüşmektedirler bu yüzden hemen yapılmalıdır. İlyas ARVAS
C. 129:Bence hemen zamanıdır bunun. Hemen masaya yatırılmalıdır. Yoksa insanlık çok geç kalabilir. BEHİYE DAĞ
C. 129:Bence geç kalınmış bir şey. Edip Güllü
C. 129:Bence bütün toplumlarda ortak bir payda meydana getirilmeden din, örf, adet, ananeleri bir masaya yatırmak pek önemli değildir. Çünkü yine herkes bir yanlılık oluşturmaya çalışacaktır Kenan ÇEVİK
C. 129:Bence tam zamanıdır. Çünkü zaten insanlık ve toplumlar büyük bir patlama noktasına gelmiş durumdalar. Eğer bir din, örf, adet kardeşliği oluşturulacaksa bu zaman tam zamanı çünkü ilerisi için hiç parlak görüntüler medyaya yansımamaktadır. Zaman bilgi – bilim çağıdır. Uzayı keşfetme yer etme çağıdır.      Kenan DOĞAL
C. 129:Yanlışlar hemen düzeltilmelidir. Sadece annelerde değil kimde olursa olsun. Yanlışı düzeltmenin zamanı olmaz. Mehmet YİĞİT
C. 129:Bence her zaman tartışılıp günün ihtiyaçlarına cevap vermesi hedeflenmelidir.         Nurettin ÖZBEK
C. 129:Bunun her zaman tam zamanıdır. Çağ sürekli değişiyor ve bu örf adetlerin zamana uydurulması lazım. Uydurulmazsa bu toplumlar başka toplumlar tarafından yok edilir. ZENNURE HALİLOĞLU
C. 129:evet özellikle tam zamanıdır. özellikle medeniyetlerin buluştuğu bir Ortadoğu şuan bir kaos sürecindedir. bu süreçte din ile bilim arasını kavrayıp bütünleştirirsek önümüzdeki ışığı daha rahat görebiliriz. yani bu kaos ortamından neyin daha kazançlı çıkacağını görmeliyiz. biz bir araya gelip(özellikle Kürt, Türk, Arap gibi kavimler )daha güçlü oluruz. Türkiye de bu bütünlüğü sağlarsa belki gelecekte orta doğuyu Türkiye şekillendirebiliriz. Bu elimizdeki en büyük ve kaçırılmayacak fırsattır. Deniz yalçın
C. 129:Aslında bunu yapmasak da olur. Çünkü örfler, adetler, gelenekler, görenekler v.b. zaman içinde kendi asrına cevap olabilecek şekilde zaten değişiklik geçiriyor. Bir berberin bir saça şekil vermesi gibi zaman da bunlara şekil veriyor. Biz okullarda çocuklarımızı belli bir kalıba sokmaya çalıştığımız gibi bu kurallarında zaman kendi kalıbına sokmaya çalışıyor. .    GÜZ YAPRAĞI