Tsunamiler (Su Tufanları), Kuraklığın ve Doğal
Felaketlerin Etkileri
2008
trajik olaylarla dolu bir yıldı.Bu olaylar içindeki Siçuan
depremi ve myanmarda ki nargiz
kasırgası örnek verilebilir.
Ancak bu korkunç olayların gölgesinde kaybolan inanılmaz
bilimsel ilerlemelerde yaşandı.Dünya uzaydan bakıldığında huzur dolu bir resim
gibi.Ancak kabuğu kaldırdığımızda ortaya çıkan kırmızı merkez Dünya merkezinin
vahşi doğumunu hatırlatmaktadır. Bu şiddetin bıraktığı etki hala etkisini
sürdürüyor. Ayaklarımızın altındaki kara parçası sürekli yer değiştiriyor,kıtalar
birbirine çarpıyor,parçalanıyor ve patlıyor.
Geçen yıllarda bu olayların faturası oldukça ağır oldu. Ancak
yaşanan trajediler bilimi tetikleyerek inanılmaz bir yeniliğin eşiğine gelmesini
sağladı.Felaketleri önceden tahmin etme ve bu sayede hayatları kurtarma
becerisi gelişti.
12 Mayıs günü Çin’in batı eyaletlerinden olan Siçuan da yerküre sallanmaya başladı.7.9 şiddetinde deprem
meydana geldi.Bu deprem son 30 yılda Çin’in başına gelen en yıkıcı
felakettir.70 bin kişi öldü
Bir teori Tayvan’dan geldi.Buna göre depremlerin çoğunun
atmosferde gerçekleşen elektriksel bozukluklar sonrasında meydana geldiğini
ortaya çıkardı.Depremden önce sıkışan kayalar aynı bir pil gibi elektrik
üretiyorlardı .Bilim insanları bu yoldan çıkarak erken uyarı istemi planlamayı
tasarladılar.Bir başka buluşta Güney Kaliforniya dan geldi.Jeologlar selembias fayının üzerinde açılan bir kilometre derinliğindeki
deliklere sismometre ve alıcılar yerleştirdi.Bu
sayede depremleri saatler öncesinden tahmin etmeyi başardılar.
Bir başka doğal felakette yanardağ patlamasıdır.2008
yılında dünya çapında toplam 64 yanardağ patlaması gerçekleşti.Dünya nüfusunun
1/10 i hala aktif olan 1500 yanardağın gölgesinde yaşıyor.Pitsburg
üniversitesinde görev yapan bilim adamları NASA’nın uydu resimlerini kullanarak
ısınmaya başlayan aktif bir yanardağın ilk belirtişlerini tespit
edebiliyorlar.Bir yanardağ patlamadan önce içindeki magma yüzeye doğru
yükselerek Dağın kızılötesi resimlerde parlamasına neden oluyor.
2 Mayıs 2008 yılında gerçekleşen diğer bir felakette Nargis kasırgası myanmar
kıyılarına çarparak yaklaşık 130000 kişinin yok olmasına neden oldu.
Florida üniversitesindeki bilim adamları evleri kasırga
ve fırtınalara daha dayanıklı hale getirmek için araştırma başlattılar.2008’de
çığır açan taşınabilir bir fırtına similatürünü test
ettiler.
Araştırmalar Atlantik fırtınalarının %90’ının Doğu Afrikanın dağlık bölgelerinde Etiyopya da meydana gelen
fırtınaları takiben oluştuğu tespit edildi.
Fırtına oluşumuna kısmen deniz ısısının yükselmesi neden
oluyor.
Okyanuslar ise kimsenin tahmin edemeyeceği kadar bir
esneklik gösterdi.Bir ada okyanusa gömüldüğünde arkada kalan mercan resifleri
halkasına mercan adası denir.
Mercan resifleri,okyanuslarda bitki ve canlıların ¼ i
için yuva görevi görmektedir.
2008’de buzul hacmi kayıtlı tarihteki en düşük seviyesine
ulaştı.Kuzey kutbundaki buzulların büyük bir kısmı erimektedir.Dünya üzerindeki
çoğu hayvan ve bitki türleri, aşırı avlanma ve insan kaynaklı sebeplerden
dolayı tehdit altında bulunuyor.Her dört memeliden birinin yok olmasıyla karşı
karşıyayız.Bunlardan biri kambur balinalardır.Bu tür koruma altına alınmıştır.
2008 yılında karada ve denizlerde yeni türler
keşfedilmiştir.Örneğin dil yiyen balık,kör karınca,maymun
Aşağıdaki
soruların cevapları, filmin ayrıntılarında ve özet içerisin de vardır.
1)Yaşanan
doğal felaketler bilimi nasıl tetiklemiştir?
2)Sçuan da
meydana gelen depremin ne gibi yıkıcı felaketleri olmuştur?
3)Depremle
ilgili Tayvandan gelen teoriyi açıklayınız?
4) Güney
Kaliforniyadan gelen ikinci teorinin nasıl bir sonuç
doğurmuştur?
5)Pitsburg
üniversitesinde görev yapan bilim adamları aktif bir yanardağın ilk
belirtilerini nasıl tespit etmişlerdir?
6)Nargiz
kasırgasının ne gibi yıkıcı etkileri olmştur?
7)Atlantik
fırtınaları nasıl oluşmuştur?
8)Fırtına
oluşumunun en önemli sebebi nedir?
9)Mercan
adasının tanımını yapınız?
10)2008
deki buzul hacmi hakkında bilgi veriniz?
FATMA
DOĞAN 09010002036