DÜNYAYI ŞEKİLLENDİREN ASTEROİTLER
Dünya 4,5
milyar yaşında yaşlı bir gezegendir. Hala eviriliyor kıtalar yer değiştirirken
yanardağlar patlıyor, buzullar önce yayılıyor sonra çekiliyordu ve yerkabuğu
sayısız kere büyüleyici bir şekilde kırarak ardında bir sürü jeolojik gizem
bırakıyordu.
Arizona
çölünde kocaman bir çukur vardır. Yaklaşık 670 metre genişliğinde ve 170 metre
derinliğe sahiptir. Bilim insanları bu çukura 19.yy sonlarına doğru yüzleşti.
Bu çukurun nasıl oluştuğuna dair en büyük teori büyük volkanik patlamanın
ardından yerkabuğunun değiştiği inancına dayanır. Çünkü bilim insanları benzer
büyüklükte kraterler bulmuştur. Ancak Amerika Birleşik Devletler grubunun baş jeoluğu Gilbertin başka bir fikri
vardı. Teleskopla ay yüzeyindeki kraterleri incelerken bulmuştur. Ayın
yüzündeki krateri ile Arizona çölündeki çukurlar arsında benzerlikler
bulmuştur. Ancak bu sadece bir teoriydi. 1892 yılında Gilbert
bu bölgeye gitti. Gilbertin varsayımına göre krater
oluşmasının sebebi asteroit ise çukurun ortasında devasa ve değişik bir kaya
olması gerekirdi fakat böyle bir şey yoktu.
Gilbertin
bulgusundan 6 yıl sonra Amerikalı iş adamı ve maden mühendisi Daniel Beringer aynı bölgeye
gitti. Daniel çukurun etrafında demir parçaları
buldu. Ona göre bunlar meteoritlerdir. O, dev bir demir parçasının o bölgeye
çarptığını düşünürdü. Bunun için ticari yönünü düşünmeye başladı. Asteroidin 10 milyon ton olabileceğini hesapladı. Demirin
tonu 80 dolardan hesaplanırsa Daniel zengin biri
olacaktı. 1903 yılında bir kazı başlattı. Kazıda kraterin ortasında beyaz bir
yükselti bulundu bununla birlikte bazı ipuçlarına rastlandı. Kraterde sar ve
ezilmiş kaya parçaları bulundu. Ayrıca kraterin çemberinde ters kalkan taşları
gördü. Daniel 1929 da yatırımcılarının 600000
dolarını kaybetmiş olarak hayata gözlerini yumdu. Ancak çalışmaları sonraki
araştırmacılara ilham kaynağı oldu. Çünkü o üç tane ipucu bıraktı. Bunların
birincisi kraterin etrafına serpilmiş demir parçaları, ikincisi saf pudraya
çarpmış kaya parçasıdır. Sonuncusu kraterin çemberine asılı kalmış olan tuhaf kayalardır.
1960
yılından sonra genç jeolog Öjehn Shoomaker
Daniel’in araştırmasıyla ilgilenmeye başladı. Shoomaker nevadadaki alanda
nükleer patlamasının ardından geriye kalan kraterde çalışmalarına devam etti.
Onun amacı patlamanın yer kürelerinde yarattığı değişimleri ortaya çıkarmaktı.
İşin benzer yanı shoomakerin diğer çukurlarda bulduğu
ile daniel’in arizona
çölünde buldukları kaya yapılarının tamamen aynı olmasıdır. Onun testleri
analizlerinde kristalize yapılar keşfedildi. Kristalize parçacıklar nükleer
patlamanın sebep olduğu şok dalgalardan açığa çıkan inanılmaz enerji ile
oluşmuştur. Shoomakere göre bu bulgu bu çukurun
volkanik bir patlama sonucu olduğunun kanıtıdır. Buna göre bu kayanın 50 bin
yıl önce çarptığı tahmin edildi. Yeni teknolojilerle çarpan asteroidin
ağırlığı en az 300000 ton olabileceği hesapladı. Şok dalgasıyla demir parçaları
eridi ve ardından kalan parçalarda etrafa dağıldı. İşin ekonomik kısmında
inceleme başlandı.
Kanada da sadbürinde 150 yıldır madencilik yapılıyor. Maden yoğun bakır
ve nikel yatağına sahipti. Yapılan çalışmaların hiçbirinde volkanik patlamaya
rastlanmadı. Kayada alınan örnekte iridyum elementine rastlandı. İridyum
yeryüzünde zor bulunan bir elementtir. Uzayda ise çok bulunur. Spray ve arkadaşları kanada da dünyada en büyük çarpma
olduğunun kanıtına vardı. Spray yaklaşık 2 milyar yıl
önce Everest tepesinin büyüklüğü kadar bir uzay taşının dünyaya çarptığını
hesapladı.
Güney
Amerika da zengin altın yataklarının volkanik patlama sonucu oluştuğunu
sanılıyordu. Ancak 1960’lı yıllarda bulunan koni kaya yapıları ve uzay
görüntülerinden çarpma sonucu oluşan krater olduğunu düşündürmüştür.
Meksika da
bilim insanları 65 milyon yıl önce yaşayan dinozorların yok olması asteroit
olduğunu keşfettiler.
9 Ekim 1922
de pelsilvanya da bir meteor Newyorkta
bir arabanın tamponuna düştü.
20 Kasım
2008 de bir asteroit Batı Kanada ya iniş yaptı.
Her yıl
ağırlıkları 1 kilodan fazla olan 4500 küçük meteor çarpıyor.
Mart 1994’ te Shoomaker ve arkadaşları
Jüpiter’e çarpan bir göktaşını gözlemledi.
Fizikçi
Mark Euro Meksika da bir araştırma yaptı. İnceleme Sibirya’nın uzak bir
bölgesinde yapılıyor. 30 Haziran 1908 de gökyüzüne parlak bir ışık hızlı geçti.
Saniyeler sonra onu bir patlama izledi. Tunguz’la bölgesi bir hava patlama
sesiyle sarsıldı ve orman yok oldu. Fakat 1908 de Mark ileri bilgisayar simülasyon sayesinde 6 m genişliğindeki küçük bir meteoridin
Tunguz’la bölgesindeki gibi etki yapabileceği hesapladı. Bu teoriye dayanarak asteroidlerin yeni bir Tunguz’la ya sebep olabileceğini ve
her 100 yılda bir gezegenimize vurulacağını söyleyebiliriz.
Asteroit
kayalarından geriye kalan parçalar dünyanın oluşumu hakkından değerli bilgiler
oluşturur. Fakat jeologlara göre bir sorunu da beraberinde getirir. Dünyaya
çarpan asteroitlerin çoğu buharlaştığı için kendilerine ait delilleri yok eder.
Güneş
sistemi oluşurken başta gaz ve tozlardan başka bir şey yoktu. Asteroit kayaları
soğumaya ve şekillenmeye başladı.
Meteoritler
uzayda dolaşırken birbirlerine çarparak büyümüşler ve büyük boyutlara
ulaşmışlardır. Bu ilkel kayalar erken dünyaya dair izler taşıyor ve böylece
gezegenlerin temelini inşa etmiş oldular. Gezegenler birikintileri temelleri
inşa ettikten sonra mars ve Jüpiter arasında toz ve kaya şekillendi. Buna
asteroit kuşağı adı verilir. Bu kayalar arada bir kuşaktan çıkarak uzay
boşluğunda saatte 40000 km hızla dolaşmaya başladı. Bu kayalar atmosfere
geçtiğinde ve yeryüzüne düştüğünde bize ilkel dünyanın şartları hakkında paha
biçilmez bilgiler verir. Belki de bunların hayatın nasıl başladığına dair
ipuçları olabilir.
1960’lı
yılların sonunda Avustralya ya düşen meteorit çürümüş organik maddelerin
yaydığı keskin koku sarmıştı. Bu meteoritte şaşırtıcı şekilde “aminoasit”
bileşikleri içerdiğini keşfettiler. Bu meteoritlerin içinde hayatı başlatan
temel madde bulunur.
Meteoritler
sayesinde kesin olarak güneş 4.567 milyar yıl önce oluştuğunu hesaplandı
Aşağıdaki Soruların Cevapları Filmin Ayrıntılarında Vardır.
1-Asteroit
nedir?
2-En büyük
asteroit çukuru nerde bulunur?
3-İlk kez
dünyaya asteroit çarptığını söyleyen jeolog kimdir?
4-Arizona
çölüne gidip araştırma yapan ikinci bilim adamı kimdir?
5-Arizona
çölündeki çukurda ve etrafında en çok hangi element bulunur?
6-Daniel Beringerin yaptığı
çalışmalarda hangi bulgulara rastlandı?
7-Kanada da
yapılan çalışmalarda hangi elemente rastlanmıştır ve en çok nerede bulunur?
8-Bir yere
asteroit çarptığını hangi element belirler?
9-Dünyaya
en büyük çarpma nerede olmuştur?
10-Güney
Amerika da altın yatakları nasıl oluşmuş?
11-Asteroit
çarpması dinozorların yaşamlarını etkilemiş mi?
12-Hangi
tarihlerde ve nerelere asteroit çarpması görülmüştür?
13-Jüpiter
gezegenine ne zaman asteroit çarpması olmuş?
14-Dünyanın
nasıl oluştuğuna dair kanıt nedir?
15-Asteroit
kuşağı nedir?
16-Avustralya’ya
düşen meteoritte hangi element bulunuyordu?
17-Güneş
sistemimiz kaç yaşındadır?