Çizgi Roman Filmleri ve Bilimsel Çalışmaların
Benzetim ve Eşleştirilmesi
Çoğu kez
çizgi filmler hayallerimizin ötesindedir. Ya da çizgi film izlediğimiz de
bunların hayal edilmesi bile zor gelir bize. Örneğin X-MAN RAGAİN istediği
zaman yeni kol ve bacaklara sahip olabiliyor. Düşünsenize böyle bir yeteneğe
sahip olmak ne güzel bir şey ve aynı zamanda bir hayal bizim için. Ancak bizler gibi çizgi filmi izlerken sadece
bunun ancak hayal olabileceği dışında bunu gerçeğe dönüştürmeye çalışan
birileri var… Zaten BİLİM ADAMLARI’ nın özelliklerini saydığımızda:
Otorite
tanımaz. Mantıksaldır.
Kuşkucudur.
Ön yargıdan
uzak ve tarafsızdır.
Eleştiricidir.
Değişimi
savunur.
Genelle
ilgilenir.
Seçicidir.
Pozitiftir.
Ölçme ve
deneye dayanır.
Evrenseldir.
Geniş bir
hayal ve yorumlama gücü vardır.
İşte “bizim
hayaller de olur böyle özellikler dediğimiz” durumları araştırım gerçeğe
uyarlamaya çalışırlar bilim adamları.
Tıpkı X-MAN
RAGAİN gibi
daha fazla kol ve bacağa sahip olmanın üzerine çalışma yapan Kaliforniya Ünİ. Bacak laboratuarındaki Dr. DAVİD M. GARDİNER semender
üzerinde çalışmalar yapmış ve semenderin olduğundan daha fazla kol ve bacak
sahibi yapıyor. Kol ve bacakların çıktığı noktadaki sinir ve dokuları alarak
vücudun başka bir bölünme yerleştiriliyor ve böylece yeni kol ve bacaklar
çıkıyor. Kim bilir belki yüz ya da iki yüz yıl sonra geliştirilen bir merhem
sayesinde daha fazla kol ve bacaklara sahip olabiliriz.
Ancak hiç
birimiz normal şarlarda iki yüz yaşayacağımızı tahmin bile edemiyoruz. Dr.
Michael R. Rose sinekler doğum kontrol uygulayarak
yaşayabilecekleri normal yaşın iki kadar daha uzun yaşamasını sağlamış. Yani
üreme yeteneklerini geciktirerek onların daha uzum yaşamasını sağlamıştır.
Acaba insanların da üreme yetenekleri geciktirilirse daha uzun ömürlü olmaları
sağlanabilir mi? Bu henüz ispatlanmamış ancak yapılan araştırmalar insanlar
belli bir yaşın ( örneğin 100 yaş) üzerinde biyolojik olarak yaşlanmaları
durur. Eğer bu biyolojik yaşlanma durması daha erken yaşlara çekilirse
insanların gen olarak kalmaları sağlanabilir.
Yada hava
olaylarını kontrol eden çizgi roman kahramanı gibi. Bu olayları kontrol
etseydik düşünsenize isteğiniz zaman yağmuru yağdırırdınız. Belki mümkün değil
ama yıldırımı kullanabilir hale getirmek imkansız
değildir. Zaten günümüzde yıldırımdan korunmak için çeşitli sistemler
geliştirilmiş. Yıldırımı direk toprağa bağlıyoruz ve olası zararlarından
korunuyoruz. Eğer bu enerjiyi depolayacak sistemler geliştirilirse beklide
enerji sorunu çözmüş oluruz.
Çizgi film
kahramanı magnetizma özelliği olan kahraman gibi. O
belki kötülüklerin başı olarak bilinir ancak onun bu özelliğinden esinlenerek
sistem geliştirilmiş-geliştirilmekte. Hızlı tren sistemlerinde raylara magnetik özellik verilerek sürtünme azaltılır hız
artırılır. Hız yarışları geçmişten günümüze ilgi görüyor. İlk olarak İngiliz ve Amerikanlar arasında
1920-1930’larda sürat teknesi yarışları başlamıştır. Ve günümüzde de büyük ilgi
görmektedir.
Aşağıdaki Soruların Cevapları Filmin
Ayrıntılarında Vardır
1)Daha
fazla kol ve bacak deneyi için hangi hayvan üzerinde çalışma yapılıyor?
2)Bilim
adamlarının üç tane belirgin özelliğini yazınız.
3)Daha
fazla kol ve bacak deneyini kısaca açıklayınız.
4)Michael
R. Rose hangi hayvanlar üzerinde çalışma yapmıştır?
5)Michael
R. Rose deneyinde uzun yaşamın nasıl sağlanacağını
öne sürmektedir?
6)Yapılan
araştırmalarda insanlar sürekli olarak yaşlanıyor mu?
7)Çizgi
romanları bilimsel araştırmalar ne gibi katkı sağlar? Kısaca açıklayınız.
8)Yıldırımlarımdan
korunmak mümkün mü? Açıklayınız?
9)Çizgi
film kahramanı magnetik adam ne gibi çalışmalara
yönlendirir?
10)Hızlı
tren yapımı ve çizgi roman arasında nasıl bir bağ vardır?
11) Film hakkında kısa bilgi verir misiniz.
12) Bilim
adamı ve çizgi roman yazarının en benzer yanı nedir?
MEHMET
SALİH AKBAŞ, Fen Bilgisi Öğrt. Prog, 4-A, 08010004033