27.A-Dünyanın
geçmişine baktığımızda;Milenyumluk, beş yüzyıllık ve
yüzyıllık insani mevsimlerin; bazıları peygamberi, bazıları meleği, bazıları
şeytani(kokuşmuş leş mevsimi) olarak taktir edilmiştir. Önemli olan insanlığın
bunun bilincinde ve tedbirinde olarak, peygamberi düşünce ve ahlak
sistemine sahip baskın nesiller yetiştirecek eğitim sistemleri geliştirmesidir.
Her
milenyum veya yarım milenyumluk asırlar kümesindeki döngülerde; bazı insan
güruh takımı kavimler gelir bazen peygamber ahlakı üzere kavimler gelir. Güruh
kavimi güruhu yiyip bitirdikten ve ortalığı temizledikten sonra temiz
kavimler yeşeriri. Adem AS’la
başlayan sorumlu ve halife insanlık asırlarıyla mukayese ederek asrımızı
konumlandırın.
Milenyumluk
iklimsel açıdan dünya yaz mevsimine girdi?
Sanki (Adem
AS’LA başlayan insanlık tarihinde; bazı asırlar insanlar kendilerinden daha
akıllı(peygamberlere, alimlere) ve zeki veya asillerine emanet iken yaşanan bu
asrın, yarım ve tam milenyumları devletlerinin ömrü bitince yani dini kötüye
kullananlar artınca , arda kalan bu güruhu israf
olmasın diye nefsi devletlere-kavimlere insanlık emanet ve tarla olur ta ki bunların
içinde Allah CC’HU razı eden veya acıdığı, çevresini kötüye kullananlar
aşırı türeyip mazlumlara haksızlık yapınca, yada akıllı insanlar türeyince
bu sefer güruh kavimlerinin ömrü biter daha insani ve akıllı kavimlerin ömrüne
tarla olunmasına müsaade edilir. Önermesinin safsatalarını, saygısızlıklarını,
cehaletini ve iftiralarını yazınız.
B-Dünyası
için ahreti, ahreti için dünyasından vazgeçen insanların ve çok yüzlü
insanların ifrat ve tefritlerinin sayısının artması nedeniyle her asır, 500
veya 1000 yılda ifrat ve tefrite tabii fert, toplum ve kavimler dinozorlaşınca
tepelerine bir meteortaşı iner ve hindileştirilirler. Önemesinden ne anlam
çıkar?
İpucu;liyakatsiz inanç sahiplerinin çoğalması, kibirliler, münafıklar, şovenler ve
Siyonistler kendini dünyada dinozor görseler de maneviyatta ve gerçekte cüce
hindi yecüc ve mecücdürler
gibidirler.
C-Gelecekteki
her türlü değişime(toplumsal, çevresel…vb) doğru uyum
ve tepki her fert, toplum ve insan için önemlidir. Önermesine dayalı olarak;
Ateistlerin,
kafirlerin, cahillerin, münafıkların, evrensel
insanın, Müslümanların toplumsal ve çevresel değişimlere tepkilerinin
özgünlüklerini birer cümle ile yazınız.
İpucu;Her
1, 5, 10..vb asırlar değişen koşulara dinine tabii
Müslümanlara asri değişimlerine uyum için alimler eğiterek gönderir. Allah
CC’HU dinini alimlerle destekleyeceğine dair hadisler
vardır.
C.27. A) Her kavimde iyi ve kötü insanlar
oldu o yüzden bunu zamana bölmek pek doğru olmaz. Ben her zaman iyi insanların
ve kötü insanların olduğunu düşünüyorum. Önemli olan kişinin kendisinin
tutumudur. Yaşadığımız ortama saygı duyarsak bizde onun mükafatını
görürüz diğer türlü doğa bizi cezalandırır.
B)
Buradan anlaşılacağı üzere ne bir şeye kendini çok kaptıracaksın ne de
ondan tamamıyla vazgeçeceksin. Örneğin; bir insan doyacağı miktardan daha fazla
yemek yerse bu ifrattır, eğer tam olarak doymadan çok az bir miktarda yerse
buda tefrittir. Yani ne çok ne az olacak! Kişi kendini nasıl görürse görsün
önemli olan onun maneviyattaki görünüşüdür.
C) Ateistler bunun bir tesadüften
ibaret olduğunu düşünür. Aynı şekilde kafirler ve
münafıklarda her şeyin tesadüfen olduğunu bunun bir maneviyatının olmadığını
düşünürler. Müslümanlar ise buna bir ilahi gücün etkisiyle olacağını düşünür. Büşra AKAN
C27.A.Yer yuvarlağı birçok defa
sarsılmalara maruz kalmış yeni türler ve yeni kavimler oluşmaya başlamıştır.
Dönem dönem insanlık tarihi kendi yaşamlarını peygamber
ahlakı çerçevesinde sürdürmüş dönem dönem ise
peygamber ahlakının dışına çıkıp daha güzel bir yaşam diye yaşayan insanlar
olmuştur. Bu tip insanlar hem kendilerine hem çevrelerine hem de doğaya zarar
vererek ondan sonraki nesillere daha kötü bir dünya bırakırlar. Bu tip insanlar
yüzünden yer yuvarlağı birçok kez sarsılmalara neden olması ve dinozorca
beslenen insanları küçülterek yeni bir devir başlatmıştır.
B.Bu önermeden anlaşılacağı gibi
kâinat bazen öyle bir duruma gelmiş ki içindeki nefesi taşıyamayarak patlamayla
sonuç vermiştir. Bu patlama esnasın dinozor gibi insanlar tekrar küçülmüş veya
yok olarak yerlerine yeni türler oluşmuştur. Bu şekilde kâinat bir çok defa patlamalara maruz kalmıştır.
C.Ateistler, kâfirler, cahiller ve
münafıklar bu gibi insanlar her asırda kendilerini doğru konumlandırmadığı için
belli dönemlerde ALLAH tarafından yeryüzüne peygamberler gönderilmiştir. En son
peygamber HZ. Muhammed gelmiş bu gibi insanları bilgilendirip doğruyu
bulmalarına yardımcı olmuştur. Bu şekilde Müslüman toplumlar çevresel
değişimlerine bağlı olarak hem kendilerine hem de doğada var olan canlılara ve
doğaya nasıl yaklaşacaklarını gereğini öğrenmişler. Mehmet PARLAK
C27.A-Önermede safsata söz konusu
değildir. Güruh kavim kendi kara deliğini de oluşturur. Kendisini de yok eder
bu kara delikte, ondan sonra temiz kavimler yeşerir. Bu kavimler peygamberi
düşünce ve ahlak sistemine sahip olarak yetiştirilirse güruh kavimler
oluşmazlar.
B-Fert,
toplum ve kavimler dinozorlaşınca yani kibirler, münafıklar, şovenler,
Siyonistler şeklini alınca Allah ’CC HU katında gerçekte değersizdirler.
C-Müslümanlar
âlimlerin aydınlattığı yolda her türlü değişimlere uyum sağlamada
başarılıdırlar. Ateistler, kâfirler, cahiller, münafıklar ve evrensel insanların
bilimin kabuğunda hap solmaları nedeniyle ya da bilim ve ilim cahili olmaları
nedeniyle sağlıklı ve zarar vermeyen bir uyum süreci yaşayamazlar Ömer ERDEMİR.
C.27.A.Allaha inanmayanlar, Allahın
gönderdiği peygamberlere inanmayanlar şeytana aldanıp onun yolundan gitmek,
mazlumlara işkence yapmak, kavimlerin ömrüne tarla olmasını sağlayan liderlerin
davranışlarıdır.
B.Çıkrığından
çıkan bu insanların yollarını şaşırdıkları hatanın en büyüğünü yaptıkları
vakitlerde mutlaka Allah bir işaret gönderir ve hatalarını fark ettirip hindi
gibi başlarını önlerine eğmelerini sağlar.
C.Ateistler,
kâfirler, münafıklar bu değişime kolay ayak uyduracak çünkü değişim arttıkça
insanların sapkınlıkları artıyor fakat imanı güçlü Müslümanlar bu değişime ayak
uydurmayacağı için bozuk düzenin bir parçası olmayacaklardır. Müge TEKİN
C.27- A-Meşhur Arap tarihçisi İbn-i Haldun’un dediği gibi devletler insanlara
benzer insanlar nasıl doğar, büyür,gelişir ve ölürse
devletler de öyledir.İnsanlar Allah ahlakı ile ahlaklandıkları
sürece Allah dünya da onları aziz eder yok Allah ve resulünden uzaklaştıkça
Allah onları rezil eder.
B-İnsanlar zulümlerinde gayretullaha
dokununca Allah-u teala zulmün baki olmadığını
bildirdiği için onların başlarına bir felaket indirerek onları yerle bir eder. Hadis’te
Zalim Allah’ın kılıcıdır Allah onunla intikam alır sonra döner ondan alır
deniyor.
C-Allah’ın her yüzyılda bir mücettit
göndereceği ve bu zatlarla Allahın insanları asra yaklaştıracağı bilinmektedir.Tabi her asırda büyük ve küçük pek çok deccaller de gelmekte ve o kesimde hak ve haki kata karşı
cephe almaktadırlar. Fatma ŞANVER
C27. A-Asrımızda İslami eğitim daha
bilinçli yapılmaktadır.Bundan elli yıl öncesine göre
insanımız da İslam’ın gereklerini daha bilinçli yapmaktadır.
B-İnsanlar zulümlerinde tepe noktasına
çıkınca Allah-u Teala zulmün baki olmadığını bildirdiği için Allah onların
başlarına bir felaket indirerek onları yerle bir eder.Havva SEVENCAN
C–27-A.
İnsani mevsimlerin bazıları peygamberleri, bazıları meleği, bazıları şeytani
takdir edilmiş olabilir. Gerçekte mantıklı olan peygamber ahlakı sistemine
sahip fertler nesiller yetiştirmektir.
B-
Ne dünya için ahi retten, ne de ahir et için dünyadan vazgeçmek mantıklıdır. Bu
dünya üzerinde yapacağımız güzel işler, güzel ameller ile ahir ette ebedi bir
hayata başlayacağımızı biliyorsak o zaman bu dünyada, ahir et için elimizden
geldiğince çalışmamız gerekir.
C-
Bu grupların çevrelerine tepkileri farklıdır. Allah CC’ un bu toplumlara onları
örnek olarak yaşamalarına yön vermek amacıyla âlimler vardır. Tahir BALZAR
C.27 A) Önermedeki mevsimler ile ilgili kısım birer safsatadan
ibarettir. Peygamber ahlakı üzerine gelen kavimler için öngörülenler
saygısızlık içerir. Önermenin son kısımlarındaki emanet ile ilgili sözler
cehalet ve iftiraları içerir.
B) İfrat ve tefrite tabii fert, toplum ve kavimler belli
bir dönem bu iki nokta arasında çoğalırlar, büyürler ve yaşarlar. Sonuç olarak
bu dönemin sonunda kendi büyüklüklerini kaybederek yok olup gideler.
C) Ateistlerin değişime uyum sağlaması görünene bel
bağlamaktan öteye geçemeyecektir. Kâfirlerin değişime uyum sağlamaları basit
menfaatleri ile sınırlı kalacaktır. Cahillerin değişime uyum sağlamaları her
dönemde çok sorunlu olacaktır. Münafıkların değişime uyum sağlamaları sınırlı
ve aldatıcı algıları ile paralel devam edecektir. Evrensel insanın değişime
uyum sağlaması, geliştireceği yeni değerler sayesinde kolay olacaktır.
Müslümanların değişime uyum sağlamaları kendisinde var olan potansiyeli doğru
ve yerinde işlemesiyle kolay olacaktır.
Mesut ÖZKOL
C-27. A. İslam dinin prensiplerinden veya
gereklerinden yoksun olan yaşayan toplumlar daima yok olmaya mahkum
olmuşlardır.
B. Dünyası için ahreti ,ahreti için
dünyayı satan toplumlar gaflet içerindedirler.
C. Müslümanlar
asri değişimlere uyum için âlimler rehberliğinde değişime ayak uydurmalıdırlar. Fevzi KAYA
C.27 A) Leş mevsimi ve güruh ile ilgili kısım önermenin
safsatalarıdır. Bu önermenin bazı kısımlarında Allah (CC’HU) her an her yerde
hazır olduğu unutulmuş ve yok gibi bir saygısızlıkta bulunulmuştur.
B) Dünyasını ve ahretini
karıştıran toplumların ve bireylerin sonu yok oluştur.
C) Ateistler toplumsal ve çevresel değişimlere
karşı olumsuz tepkiler gösterirler. Kâfirler toplumsal çevresel değişimlere
karşı şaşırmış tepkiler gösterirler. Cahiller toplumsal ve çevresel değişimlere
karşı anlamsız tepkiler verirler. Evrensel insan toplumsal ve çevresel
değişimlere karşı yerinde ve olumlu tepkiler verirler. Müslümanlar toplumsal ve
çevresel değişimlere karşı kendi inanç ve değeler sistemine bağlı kalarak,
bunlara uyumlu tepkiler verirler. Abdulbaki
CAN
C27.
a)İnsanoğlu
varolduğu günden beri bazı değerleri ne yazık ki kötü kullanmıştır.Bazı
insan kavimleri gelip bütün güzellikleri
yok edip ahlak değerlerine aykırı olarak kullanıyor.Ne yazık ki çok yetkili
insanlar varken bunların etkin olması çok acayip.
b)Ahret için dünyadan
,dünya içinde ahretten vazgeçilmez.Ayrıca başlı başına bunlara aşırı
bağlılıkta zararla sonuçlandırılabilir.Bu bağlılık zamanla büyür ve kötü bir
hal alır.Bu kötü hali bir sistem gelerek ansızın tepe taklak edebilir.Tarihte
çok örneği vardır.
c)Herkesin değişimlere karşı bir tepki hakkı vardır. Fakat bu tepkiler
gerçeklerle desteklenmelidir.Bu özgünlükle insan oğlunun yarına bir yaklaşım takınmaları
gerekir. Ahmet KORKMAZ
C.27
A)
Kötülük yapan gruplar kavimler helak edilir.
B)
Yoldan çıkan ALLAH’A şirk koşanlar helak edilir
C) Ateistler, münafıklar ve
cahiller toplumsal değişimlere ayak uydururlar. Müslümanlar ise Kur-an-ı
Kerim’e bağlı olduğu için değişimlerin kendilerine uygun olup olmadıklarına
bakarlar Ahmet CİHAT
ÖNDEK
C.27) A.
Günümüzde peygamber ahlak sistemine ve düşünce sistemine sahip baskın nesiller
yetiştirecek eğitim sistemler, geliştirtmelidir. Âdem AS la başlayan ve
kendisini bunlara göre konumlandırmayan toplumlar helak olmuştur. Firavunun
sununu ne olduğunu biliyor evet dünya bu asır da yaz mevsimini yaşamakta batı
mazbatayı eline almış ve bütün insanları cehalete doğru sürüklemektedir. Bu
yüzden peygamber ahlakına sahip eğitim ve öğretim sistemi geliştirmeliyiz.
B. Liyakatsiz İnanç sahiplerinin çoğalması münafıklar
şovenler kendilerini dünyada ne kadar büyük görselerdi maneviyatta çok
küçüklerdir. Dünyada ahi ret için yaşamak gerekir.
C. Allah CC hu her zaman dinini
âlimlerle koruyacaktır. Her dönemde âlimler var olacaktır önemli olan bizimde
gelecekte bu tür bireyler yetiştirmemizdir. Ateistlerin, kâfirlerin, cahillerin
ve münafıkların önlerine daima âlimleri getirecektir. Metin BOR
C.27A.Dünya üzerinde her zaman için adaletsiz, yıkıcı,barbar
kavimler gelmişlerdir. Fakat bu kavimler döneminde yaşanan kış mevsimi, içinde
adalet kandili yanan insanlar çoğalır ve dünya bahar mevsimine girer.
B. İslam hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünya için yarın
ölecekmiş gibi ahret için çalışınız der.fakat bu dengeyi kuramayan insanlar bir
şekilde ya tamamen dünyada zevk –ü sefa içinde yaşarlar, yada tamamen ahret
için çalışarak dünyasını mahveder.
C. Aateistler ve kafirler, çevresel ve toplumsal değişimlere kendi dünyevi menfaatleri
doğrultusunda tepki gösterirler.
Cahiller, bilgisiz olduklarından çoğu zaman kendi
iradeleri ile tepki vermezler. Daha çok başkaları tarafından yönlendirilirler.
Evrensel insan, insanlığın bütün
değerlerini özümsediği için her değişime yerinde ve gerektiği gibi tepki verir.
Müslüman, değişimler
kendisini daha ileriye taşıyacaksa ve hem bu dünyada hem de öbür dünyada
kendisine saadet getirecek ise özümser ve olumlu tepki verir. Suat MENTEŞE
C 27) A:insanlık tarihi boyunca büyük
olaylar genellikle doğa ya saygısızlık, yaratanı kabul etmeme ve peygamber
ahlakından uzaklaşması sonucu meydana gelir. Büyük olaylar nitekim günümüzde
bunu da görmek mümkündür. Bugünkü büyük devletler doğayı pervasızca kullanmakta
onun döngüsünü bozmaktadır bu büyük devletler küçük devleti de yutmakta yaşam
hakkını da ellerinden alarak sömürmekte kanlarını emmektedir bu büyük devletin
dinsizliği diz boyu ahlaksızlığı gün geçtikçe büyümektedir. Bu gibi devletlerin
sonu büyük devletlerin gerçeğini göremediği gittikçe büyüyen yeni nesillerin
peygamberin güzel ahlakıyla yetişen genç beyinlerle yıkılacaktır.
B;dünyası için sadece maddeye
yönelen toplum ve devletler dini için yozlaşan devletler hayvanileşir doğa ve
inanç sistemleri yok olur bu gibi hayvanileşen ve yozlaşan millet ve kavimler
aşırıya kaçınca hidayete erdirmeleri için güzel ahlaklı kavim ve milletler
oluşur. Bu yozlaşan devlet ve kavimleri hidayete erdirirler hidayete
ermeyenleri ise yok olur gider.
C;çevresel değişimlere ateistler sadece tesadüfî olmuş mantığıyla
başı boş düşüncelerle yaklaşır.
Kâfirler ise çevresel değişimlere kendi
inançları doğrultusun da bir anlam ve yorumlar getirmeye çalışır.
Cahiller
ise olayı ve değişimleri oldubittiye getiririler neden niçin sorularıyla
kurcalamazlar.
Münafıklar
ise toplumsal olayları kendi menfi düşünceleri doğrultusunda cereyan ettirmeye
çalışır.
Müslüman
ise her değişim ve toplumsal değişimlerinin en dibine inerek neden niçin
soruları doğrultusun da her şeyin altında bir hayrın olabilir düşüncesi ile
yaklaşır. Abdurrahim
DOLAŞMAZ
C.27.A.Adem (a.s) başlayan sorumluluk
olgusu günümüzde içinden çıkılması imkansız bir kara deliğe doğru gitmektedir.İnsan
ilişkileri tamamen çıkar ve menfaat düzeni sistemine oturtulmaya çalışılmakta
ve bu sisteme uymak istemeyenler
ise sindirilmeye çalışılmaktadır.Milenyumluk kelime açısından şu an yaşadığımız yüzyılı karşılamakta ancak
yaz mevsiminden söz etmek yerine sonbahar kelimesi daha yerinde olacaktır.Yaşadığımız
zaman diliminde insana yol gösterici olan
peygambere riayet etmekte zorlanılmaktadır.Sebep olarak dünya
nimetlerine güzelliklerine hiç bitmeyecekmiş gibi tapmakla zamanın boşa
akmasıdır.Bu insanlık için büyük bir yıkım olacaktır.
B.Her
şeyde ölçülü
davranmak en iyisi olacaktır.”Bu gün ölecekmiş gibi ahret için, hiç
ölmeyecekmiş gibi dünya için çalışın” ayetinden anlaşılacağı üzere bu ikisinden
birine daha fazla önem göstermek insanın birisinde yaşayamamasın neden olur ki
bu da Alla(c.c) ın istemediği bir durumdur.
C.Ateistlerin,kafirlerin,cahilleri,münafıkların toplumsal ve çevresel değişikliklere tepkileri her şeyi nesnel düşündüklerinden
dolayı onlara göre en iyi olan henüz bulunmamıştır.sürekli bir arayış
içerisinde olmak onları devamlı olarak bir bilinmezliğe götürür.Var olan
değişimler onları tatmin etmemekte her zaman bir bahane ile her şeyi
eleştirmektedirler.Ancak Müslüman ve evrensel insan değişimleri mantıklı bulma
yönünden bir noktada birleşmekte inanç yönünden
ayrılmaktadırlar.Müslümanlar değişen her şeye karşı kendileri de bir
çalışma içerisine girmişlerdir.Böylelikle
çağın gerisinde kalmamaya özen gösterirler. Ali
İhsan AYDINOĞLU