43.Fert ve toplum bazında dinde hayır görme ile dini kurallara göre nefsini terbiye etmek arasındaki farkı hayat döngümüze uygulamanın farkındalıklarını iyi bilmek gerekir. Önermesi neyi ifade eder?
İpucu; halktan biri dinde hayır göreceği konumda kendisini konumlandırması gerekir yani kaldırabileceğini hayatına  uygular. Bir alim Ör.Hacı Bayram Veli nefsini terbiye ederek dini kuralları üzerine uygulamıştır.

 

C.43 Birey dinden hayır görme ile dini kurallara göre nefsini terbiye etmek arasındaki farka yoğunlaşıp kendini bu konumda yorumlayıp sürekli öğrenme güdüsüyle hareket eder.  Nazmiye YARGI

 

C.43 Dini kurallar kişiyi, bilinmezler içerisinden çıkarır ve doğruya sevk eder. Din her zaman hayır gösterir. Şöyle ki dinde hayır görme, olaylara iyimser bakma gibi düşünülürse, dini gerçeklerin insanlarca kavrandığını ve her şeyin olabileceğini gösterir. İnsanlar sürekli sapkınlık ve uğursuzluk görmez, güzel şeylerde görebilirler. Dini kurallara göre nefis terbiyesi daha da kolaylaşır. Çünkü iyi ve kötü dinde ayrılmıştır. Helal ve haram belirtilmiştir. İnsana sadece uygulamak gerekir ve insan buna güç yetirebilir. Birçok kolaylık içeren dinimizin kuralları toplumda feraha ve barışa götürür. Çünkü dinde iyilik vardır. Kötülük düşünülmez. Melin KARAN

C.43 Din iyi bir şeydir deyip bir kenara çekilmek insanın kendini huzurlu hissetmesi olanaksızdır fakat kendi nefsini diniyle bağdaştırıp ona göre bir hayat yaşaması bireyi toplumda huzurlu yaşamaya yöneltir ve toplum düzenini oturtur. Nazif TEPE

C.43 Dinde hayır görme düşüncesi olan kişi yaptığı ibadetlerin gelecekte ona fayda sağlayacağını düşünür. İbadetler sonucu ödül bekler. Ama dinde nefsini terbiye eden kişi için ödül önemli değildir. Tamamıyla Allah sevgisi için yapar bunu. Leyla ALTUN

C.43 Dini, toplum bazında yararlı ve önemli görüp onu kabullenmek ayrı şey, dini kendi nefsine uygulayıp insanlara faydalı olmak ayrı şeydir. İnsanın, dini topluma yararlı görebilmesi için önce kendi nefsine yararlı olup olmadığını sorgulamalıdır. Yoksa kaba görünüşüyle ‘zekat vermek, zengin fakir köprüsünü kurar, oruç tutmak şükredip kanaat etmeyi öğretir, zina aile kavramını yok eder vb.’ kuralları yararlı görmekle kendi nefsine  uygulamak arsında seyirci- futbolcu arasındaki fark gibi uçurum vardır. Ali Osman ERAN.

 

C.43 Bir insan her şeyden önce kendine iyice bir bakmalı önce ne olduğunu kavramalı o her şeyden önce bir kul ise önce dinin gereklerini yapmalı sonra dinle örtüşecek şekilde toplumun gereklerini yapmalı.Dilek KURT

C.43 İslam dininde nefsi terbiye etmek çok önemlidir, dini kurallara göre nefsi terbiye etmek bir bakıma nefsi fıtrata uygun hale getirmektir. Din insanları bu dünya ve ahrette mutlu kılmak için Allah tarafından belirlenmiş kurallar bütünüdür.Din insanlara taşıyabileceği ölçüde sorumluluk yükler. İbrahim KILIÇ

 

C.43 Ondandır ki dinde zorlama diye bir şey yoktur. Yoksa herkese yüklenemeyeceği bir yük verilmiş olsa dinde hayır yerine zarara ve belki de cehenneme gidecek yolu kendimize seçmiş oluruz. Onun için herkes neyi nasıl ve ne kadar yapabileceği doğrultusunda kendini dinin farzlarına konumlandırmalıdır.  İrfan BAHARLI

 

C.43 Dini kurallara göre nefsi terbiye etmek bir bakıma nefsi fıtrata uygun hale getirmektir.dinin amaçlarından biri de fert ve toplumun refaha kavuşmasını sağlamak yani dinden hayır görmesini sağlamaktır.din bireylerden toplumlardan kaldıramayacakları yükü istemez. REMZİYE ERDOĞAN

 

C.43 Din için ne kadar fedakârlık yapabiliyoruz. Bir insanın imanı ne kadar kuvvetli ise o kadar fedakârlık yapabilir. Yusuf KESKİN

 

C.43  Nefis düzeltilirse kişilik de düzelir buna bağlı olarak ahlaki değerleri dini değerleri de düzelir. HABİP KAYA

 

C.43 Dinde hayır görme nefsini terbiye ile mümkündür. Dinin önerdiklerini benimseyip kendi nefsine uyduruyorsa ortaya olumlu gelişmeler çıkar. GİZEM SARI

 

C.43  Öncelikle insanı yanlışa sürükleyen ve yasaklanmış olana sürükleyen nefis kavramıdır ve nefis kavramını terbiye ederek yapılan yanlışların önüne geçilebilinir ama bu o kadar kolay bir şey değildir ariflik ermişliktir. Doğru bir yargıdır. ŞEYHMUS UTLİ

 

C.43  Dini kurallara göre nefsi terbiye etmek bir bakıma nefsi fıtrata uygun hale getirmektir.Din insanları bu dünya ve ahrette mutlu kılmak için Allah tarafından belirlenmiş kurallar bütünüdür.Din, insanlara taşıyabileceği ölçüde sorumluluk yükler. Kadir GERGİN

 

C.43 yasaklanmış olana sürükleyen nefis kavramıdır ve her yiğidin harcı değildir ama nefis terbiye edilirse yanlışların önüne geçilebilinir. FEYYAZ KARA

 

C.43 Dinimizde zorlama asla yoktur.Zorlama olunca yapmama gibi bir durum yerine dini yanlış anlama ve dinden zarar görme gibi bir durum ortaya çıkar.Herkes neyi ne kadar yapabileceği ölçüde kendini dinin farzlarına odaklamalıdır…BURCU ŞİMŞEK

C.43 İnsan her zaman ne yaptığını bilmelidir.Idban KUDAY

C.43Din gücümüzün yettiği ölçüde zorunludur. İnsan  bir ibadet yapacağım diye nefsine zülüm edemez ya da o gücü kendin de bulamıyorsa zorlayamaz aksi halde o ibadet ne kadar makul olur. dini kuralları nefsimize göre uygulamamalıyız. Dini kuralların çizgileri bellidir. Kendi nefsimizi dini kurallara uydurmalıyız Ali Galip ERCİK

 

C.43 Dini kurallara göre nefsi terbiye etmek bir bakıma nefsi fıtrata uygun hale getirmektir.Din insanları bu dünya ve ahirette mutlu kılmak için Allah tarafından belirlenmiş kurallar bütünüdür.Din insanlara taşıyabileceği ölçüde sorumluluk yükler.   SAMET ÇENŞİ

 

 

C.43 Fert dini konuları hayatına tatbik ederek erdemini arttıracağı gibi dinin gerçeklerinden ve olanaklarından yararlanabilir.Örneğin fakirse zekat alabilir…NAZİFE SAVAŞAN         

                                  

C.43 Dinde hayır görme nefsini terbiye ile mümkündür. Dinin önerdiklerini, benimseyip kendi nefsine uyduruyorsa ortaya olumlu gelişmeler çıkar. MEDENİ SAKCAK

 

C.43 Dinde zorlama yoktur ama kabul edene vardır. Ersin ASLAN

 

C.43 Dini kendi kurallarına göre yaşayan insan vicdanen rahat olmaz.Ama kendini dini ile terbiye eden kişi hem dinini yaşar hem de ruhen huzurlu olur…ÖZLEM AKIN

 

C.43 Hayır görme sırasında kişi farkında olup veya olmadan eylemleriyle bir güzel ahlak örneği sergiliye bilir.Ancak dini kurallara göre nefsini terbiye eden kişi hayatının Orjinine gerek tavır ve davranışları ile gerekse güzel ahlak ve farkında lığı ile bunu somutlaştırır.

FIRAT ALTUN

 

C.43 Nefis fıtratta var olan cihazatları lezzet almak için nameşru şeylere kullandırır. Kötülüğü ister ki bu nefsi emaredir. Bu nefsin terbiye edilmesi gerekir.  Aykan AKÇA

 

C.43 İnsan başkaları beni konuşsunlar ve benden bahsetsinler diye bir din vazifeyi yerine getiriyorsa yaptığı boşunadır. Çünkü gösteriş için yapılan bir şeyin hiç kıymeti yoktur. Esas olan Allah’ın rızasını kazanmaktır.  Ercan IŞIK

 

C.43 Fert ve toplum bazında hayır görmek için nefsini iyi bir dini terbiyeden geçirmek gerekir. Yani dinde hayır göreceği konumda kendisini konumlar. Turgut KIYICI

 

C.43 Çünkü bunun farkında lığını bilmezsek, bunu hayat döngümüze uygulayamayız. REYHAN YILMAZ

 

C.43 İnsanlar en iyi yapabildiklerini daima yapmak isterler. Yani yapabildikleri daima iyiyi temsil etmelidir. FIRAT KADIRHAN

 

C.43 Dini kurallara göre nefsi terbiye etmek bir bakıma nefsi fıtrata uygun hale getirmektir.Din insanları bu dünya ve ahirette mutlu kılmak için Allah tarafından belirlenmiş kurallar bütünüdür.Din insanlara taşıyabileceği ölçüde sorumluluk yükler. BARIŞ SAVAŞ

 

C.43 Dinde hayır görmek için öncelikli yaptığımız şeyleri samimi, içimizden geliyorsa yapmalıyız. Bazı zorunluluk ve menfaatlerden değil. Semra DAĞ

C.43) Dini kurallara göre nefsi terbiye etmek bir bakıma nefsi fıtrata uygun hale getirmektir.Din insanları bu dünya ve ahrette mutlu kılmak için Allah tarafından belirlenmiş kurallar bütünüdür.Din, insanlara taşıyabileceği ölçüde sorumluluk yükler.SEYFETTİN SEYHAN

C.43 Bir insanın dini noktada kendisini olumlaması ve toplum için dinin faydalarını işlerliğini ortaya koyabilmesi için her şeyden önce kendi nefsini ve kişiliğini iradesinin altına alması gerekir. Ancak kendi nefsini yenerek topluma bir şey katabilir.Ramazan ERGÜN

C.43 Eğer elinden hayır bekliyorsak nefsimizi mutlaka terbiye etmeliyiz. Ancak bu biraz, zor bir durumdur. Çünkü insanlar nefsini bazı terbiye edemezler. (Peygamberler ve âlimler hariç) Ama dini kuralları nefsimize göre uygulamamalıyız. Dini kuralların çizgileri bellidir. Kendi nefsimizi dini kurallara uydurmalıyız.Zülfü ERYATAN

C.43 Dinde fedakarlık çok önemlidir. Nefsini terbiye edip sırf Allah rızası için bir şeyler yapan insan kazanmış sayılır zaten. Süheyla BÜRÇÜN

C.43 Kişi dinde hayır görme adına dini yaşamamalıdır. Sırf Allah rızası için ibadetlerini yapmalıdır. İbadette menfaat olmamalı. Ayrıca kişi nefsini dini kurallara göre terbiye etmelidir. Dini gerçek manada yaşamak için hayatımıza uygulamamız lazımdır.Mehmet Nuri EŞİN

C.43 İbadetin korkumu yoksa içten gelen bir arzu ile yapılması gerektiği ve bu gerekliliğin bilinçliliğinden bahsetmektedir. AYTEN YILDIZ

C.43 Beş vakit namaz kılmak, abdest almak, örtünmek v.b. nefsine ağır gelen şeylerdir. Ama aynı zamanda bunlar dini kurallardır. Yapılması gereken ilk önce kişinin nefsini terbiye etmesi daha sonra dini kuralları uygulamaya koymasıdır. Yine de olmuyorsa Allah’ım ben fıtratım gereği elimden geleni yaptım, diyerek geri çekilmelidir. Kesinlikle işi Allah’a isyan ve şirk boyutlarına getirmemelidir.Funda AKDOĞAN

C.43 Burada kişinin dinden hayır alma ile dini kurallara bir bütünlük göstererek nefsini,iradesini terbiye etmek arasında ki fark yaşamımıza,kişiliğimize,özümüze uygulamasının farklı esaslarını iyi bilmek gerekir. Kişi hem dininden hayır alacak hem de dini kuralları kendi nefsini terbiye ederek uygulayacak ve bu şekilde bunu hayatına yansıtacaktır. Örn. Yunus emre.Oktay BARAN

C.43 Din insanların her koşulda uymaları zorunlu bir şey değildir .Dinde esneme söz konusudur.Yani dini yaşamak kişinin özel durumuyla ilgilidir.Din gücümüzün yettiği ölçüde zorunludur.HAKAN ALTUN

C.43 Kimi insanlar dinden hayır görmek için fıtratlarını zorlarlar ve kendilerini aşarlar fakat kimi insanlar da yapabildikleri kadarıyla dinden hayır görmek isterler ve yüklerini ağırlaştırıp altında ezilmek istemezler.Seda CEMAL

C.43 Yani bir insanın önce kendini tanıyıp nefsini terbiye etmesi ve sonrada dinde hayır görmek için fert ve toplumunu da tanıyıp ona göre davranması demektir. Şöyle de denilebilir; bir insan dinden hayır görmek için hangi konumda olması gerektiğini bilmelidir. Ona göre kendini konumlandırmalıdır. Örneğin; âlimlik yapamayacak birinin âlimlik yapmaya kalkışması gibi.İdris ÇELİK

C.43 Fert ve toplum açısından dinde hayır görmenin yolu davranışlarımızı dini yönden biçimlendirip toplum düzenine uydurarak doğru yaşayıştan geçer.Medeni BAYAR

C.43  Fert ve toplum bazında dinde hayır görme ile dini kurallara göre nefsini terbiye etmek arasında ki farkı iyi bilmek gerekir. Birey bir ibadet yapacağım diye nefsi bunu kaldıramıyorsa ya da o gücü kendin de bulamıyorsa ve zorlarsa dahi o ibadet ne kadar makul olur. Örneğin yaşlı bir teyze gördüm ramazan ayında oruç tutuyordu. Her ne kadar ailesi zorlasa da o tutuyordu. Çünkü şeker hatasıydı. Ve ramazan sonunda çok sağlık sorunları yaşadı. Buna benzer birçok örnek verebiliriz. Dinin kuralları insanları mutlu etmek için vardır. Zulüm etmek için değildir. Şahabettin BALCI

C.43 Hayatın bazı cilveleri insan nefsini zayıflatmaktadır. Ama dinine bağlı ondan hayır göreceğini düşünmesi onu nefsine karşı savaşmaya yöneltir. Hicret OKAN

           

C43-İnancın cennet gibi çıkar sağlamanın dışında var olması gerektiği bilincinden olup onu öyle yaşaması gerektiği vurgulanıyor Adnan YILMAZ

C.43 Bir insan nefsini terbiye ederken dinde bulunan kurallar kaldırılabilecek ve uygulayabilecek kurallarla nefsini terbiye etmesidir. Rıdvan OKUŞ

 

C.43 Zamanımızda çoğu insan nefis terbiyesini dinle ilişkilendirmiyor. Toplumsal yaptırımlar nefis terbiyesinde ön planda oluyor. Hırsızlık suç olduğu için yapılmıyor dine aykırı olduğu için değil. Fakat din elbette ki insan nefsini terbiye eder. Örneğin oruç tutmak dinin farzıdır. Bu nefsi terbiyenin bir örneğidir. Sevil DOĞAN

C.43 Bir insan dininden hayır görmek için dinini yaşamaz. İnsan nefsini ve kendini dinene göre terbiye ederek hayata yönelir, yönelmelidir. İbrahim AKKOYUN

C.43 Mensup olduğumuz dinin gereklerini kaldırabileceğimiz kadar hayatımıza uygularız. Nefsimizle mücadele ederek, bunun farkındalığında olarak dinden hayır görmektir. Örneğin nefsimiz açılıp saçılmanın daha güzel bir görüntüye sahip olduğumuzu söyler. Bunu uygulamazsak nefse hâkim olup dinde hayır görürüz.Ayşe ARSLAN

C.43 Kişinin dinde olan değişmez ve kayıtsız şartsız kabul edilmesi gereken kurallar, nefisini terbiye etmişliği ölçüsünde kendi hayatın adapte etmesidir. Kevser SÖYLER                      

C.43 Bireyin kendisine ve topluma faydalı olmayı ifade eder.ŞÜKRÜ NAS

                                                          

C.43: fert ve toplum hayattaki görevlerini yerine getirirken dini kurallar çerçevesinde yapmalıdırlar ve bunun önemi çok iyi anlaşılmalıdır. (Mehmet GENÇ)

 

C.43 Dinin bizim için gerekli olması ile kendimizi dine uyarlamamız farklı şeylerdir. Birincisinde dinden biz veya toplum hayır görürüz. İkincisinde ise dini kurallara göre kendimizi yetiştirmekten bahsediliyor. Yasin Murat KAHRAMAN

 

C.43 Nefis zaten fıtrat ölçülerine göre şekillendiğinden dinin nefis terbiyesinde bir uyum bulunması kaçınılmaz olmaktadır. Yusuf AKIL

 

C.43 Hayır görme fert ve toplum bazında  ele alınacak bir şey değil. İnsanların görüş ve isteklerine göre değil dini kurallara göre etmemiz lazım.ŞAHİN KARAN

C.43 Fert ve toplum bazında dinde hayır görmek demek, fertlerin toplumu da baz alarak dini kuralları nefislerine fıtratları ölçüsünde, hayatlarına uygulamasıdır. Burada “hayatına uygulamak” yargısı önem arz eder. Çünkü insan bazı şeyleri hayatına uygularken çevresindeki insanları da (toplumu) dikkate alır. Dini kurallara göre nefsini terbiye etmek yargısında ise toplum etkileyen değil, etkilenendir. Bu yargı peygamberler ve âlimler için geçerlidir, diyebiliriz. Çünkü halktan herhangi biri sadece dini kurallara göre nefsini terbiye edemez, toplumu da baz alır. Ama peygamberler, âlimler nefislerini terbiye ederek dini kuralları üzerlerine uygularlar. Burada da “üzerine uygulamak” yargısı dikkati çeker. Onlar, bu dini kurallar dışında başka bir şeyden etkilenmede salt bu kuralları üzerine uygulayarak topluma örnek olurlar. Gülşen ÇELEBİOĞLU

C.43  Daha öncede belirttiğimiz gibi dinde hayır görmek, dini vecibeleri yerine getirebilmemizde gizli. İnancımızın hazzını biraz daha layıkıyla ve eksiksiz yaşayabilmek için nefsimizin isteklerini kendimize zulüm etmeden kısıtlamamız icap eder. Zeynel PEKEDİS

 

 

C.43 Dinden hayır gören nefsini ona göre terbiye eder. Çünkü dinin gerektirdiğinin bu olduğunu bilir.

Bilge TÜRKER

 

C.43Din gücümüzün yettiği ölçüde zorunludur. İnsan  bir ibadet yapacağım diye nefsine zülüm edemez ya da o gücü kendin de bulamıyorsa zorlayamaz aksi halde o ibadet ne kadar makul olur. dini kuralları nefsimize göre uygulamamalıyız. Dini kuralların çizgileri bellidir. Kendi nefsimizi dini kurallara uydurmalıyız Ali Galip ERCİK

 

C.43 Dini kendimize göre yaşamamalı kendimiz dine uymalıyız.AYŞE ÇATAK

 

C.43 Fert ve toplum bazın da dinden hayır görmek dinin kural ve ibadetlerini iyi bilmek ve bu doğrultuda bir yaşam tarzı oluşturmaktan geçer. Ancak insanların gücü her ibadeti yapmaya ya da kaldırmaya yetmeyebilir. Mesela her insan oruç tutacak kadar nefsine hâkim değildir. Velat SAYUR

C.43. Dini kuralların hepsini başta hayatımıza uygulamak zor gelebilir. Nefsimizi terbiye edip kurallara uyabiliriz. Tabi bu kurallardan yapabileceklerimiz ve yapamayacaklarımız olacaktır; çünkü her noktada nefsi terbiye etmek her insan için mümkün olmayabilir. Nefsimizin sınırlarını bilmemiz gerekir. Leyla TOPÇU

                                                                                             

C.43 Dini kurallara göre nefsi terbiye etmek bir bakıma nefsi fıtrata uygun hale getirmektir.Din insanları bu dünya ve ahrette mutlu kılmak için Allah tarafından belirlenmiş kurallar bütünüdür.Din, insanlara taşıyabileceği ölçüde sorumluluk yükler. M Nuri KORKMAZ

C.43 Birey dinden hayır görme ile dini kurallara göre nefsini terbiye etmek arasındaki farka yoğunlaşıp kendini bu konumda yorumlayıp sürekli öğrenme güdüsüyle hareket eder. İbrahim AYDIN

C.43 Ferdin her şeyi olduğu gibi kabullenmesi gerektiğini, dindeki kuralların sadece kendisine uyanları kabullenmesi, kendi fıtratıyla, dinsel özellikler arasında bir örtüşme kurması gerektiğini ifade eder. Salih Sosyal

C.43 Toplumun sistematik olması için ilk başta toplum içindeki bireylerin kendi nefislerini terbiye etmesi gerekir. İnsan nefsini terbiye ederek dini kuralları yerine getirmelidir. Abdullah SEYAR

 

C.43 Bu aslında sosyal devlet anlayışını yansıtıyor. Yani bir toplumda ne çok fakir insan olacak nede çok zengin olacak. Dini kurallara göre nefsini terbiye eden fert ya da toplumlarda çok zengin insan ya da çok fakir insan bulunmaz. Halil KURTAY