124.
A- Fert ve toplumlarda;siyaseti,
dinden, bilimi, siyaseten, rejimi dinden ayırarak ve fertleri eğitim alanında
bu anatagonist (yok edici) denklem içinde sınıfta
ders yapması veya eğitimde rahat uygulama yapmanın güçlüklerini yazınız.
B-İnsanların haklı ve
geçerli inanç değerlerini kötüye kullananlar var diye samimi insanları rejime
ve bilime parçalatmak ne demektir?
C-Bu inanç değerlerin insanlık için iyiye kullananların hayırlı bekası için,
kötüye kullananları egale etmek için kök hücre mantığı ile önlemler ve oto
kontroller getirmek olasıdır.
İpucu A-; belki de;dini, bilimi, siyaseti ve rejimin kurallarını sadece
menfaati için veya cahilce kötüye kullananlar vardır veya ortaya çıkacaktır
diye, bu denklemi;insanlık, ülke ve devletinin bekası için doğru ve hayırlı
kullananların haklarını gasp etmiş oluyoruz. Önemli olan bu denklemi kötüye
kullananları hedef alan otokontrol sistemleri geliştirilebileceğini düşünün. 1
İpucu B;evrim
ve
laiklikle ilişkilendirip kök köklü çözümler önerin. 1, 2, 3, 4, 5
-1,
2,
3,
4,
5,
6,
7,
8,
9,
10,
11,
12,
13 ,
14 ,15,16,17
İpucu C;Siyaset size,
dininize, biliminize verdiğiniz derse karışacak siz siyasetle dini-bilimi
karıştırmama bekçiliğini yapmakla mükellef olacaksınız. Bu, münafığı
,haksızı, cahili ve kötüyü egale etmek için haklının, dinde hayır
görenlerin, alimlerin, bilginlerin haklarını uçuruma yuvarlayan-yollayan mantık
gerçekten güdük verimsiz hatta zararlıdır. Bunun yerine laiklikle; din, bilim,
siyaset içi içe ve aralarında bir aşure hercai mantığı ilişkisi denklemi
olmalıdır. Bunu bulamaç mantığı denklemleri ile karıştırmamak gerekir. Ancak bu
tatlı denklemi kötüye kullanan fert, toplum, kurum, din…vb
istenmeyenleri için laiklik ulaşılmaz bir zirve ve akıbetlerine uçurum tam
tersi olanlar içinde sarsılmaz bir köprü ve geçit olabilecek otokontrolü dizayn
denklemi/leri ile devletle daha tutarlı hayat
bulabileceğini düşünün.
İpucu D;Bir öğretim
üyesi olarak ülkemizin ve insanlarımızın hatta insanlığın gelecekteki yararı
için; Bir zamanlar kız çocuklarını okula emanet etmekten çekinen bu ülkenin
insanlarının fedakarlık yaparak değişerek vardığı
noktada baş örtü konusundaki gördüğü tepki/ler
düşündürücüdür. Bu insanlarımızın bu fedakarlıklarını dikkate alıp güvenlerini
kazanarak el ele ve kol kola imece usulü kainatın bodrumlarına kadar tüm
varlıkların hayrına bilim yapma fırsatını geri tepmeyelim. Dinde
bazı alimlerin haklı gerekçelere dayalı olarak doğa
ilimlerine fazla meyilleşmek insanı imanda zayıf düşürür savlarına rağmen.
İslamiyet kurallarına itaat eden insanlar için kavimlerin ecdatlarının bir
nefesini bile doğadaki evrim mekanizmalarına kaptırtmayan parçalatmayan eşsiz
ve alternatifsiz tekamül ettirilen (önceki Allah CC. dinlerin kavimlerin
–fıtrat ve bilinç seviyesine uygun yaşanarak vardığı doruk sistem) bir dindir. Bir lokma iftar yemeği için ihtilal yaptıran büyüklerimizin
cehaletine düşmememiz gerekir. Belki de uygulanan
edepsiz siyasetle ve türbana cahilce tepkilerle, İslamiyet ve
ülkemiz insanları adına kıyamete kadar acı ve anlımızda çok geç silinecek
hilkat garibesi cahilce kara leke açısından dünyaya kötü örnek açılımı ve Veto
Emperyalizmine deccali malzeme oluyoruz.
Üniversitelerimize ve derslerimize; Hintli bir keşiş. Avrupalı bir
rahibe, Takkeli bir Haham, Ortadoğulu veya Afrika’dan her türlü insanı
Üniversitemizde çalışmasından ve derslerimize girip dinlemesinden gurur ve onur
duymalıyız.
Yani laiklik ve devletin halkta hayat bulması için olaylar, istemler arasında
değişmez farzların bir deresi değil, ilerici ve veya gerici (evrim
çok yönlü işler-hep ileri işlemez. Yaşamak için değişmek-uyum sağlamak
zorundayız) sosyal sorun ve istemleri dinamikleri
çözen farzlar gibi olmalıdır.
Sosyal sorunlarımızı çözen laiklik; işe yaramaz;fert,
toplum, devlet, kurum, insan, sistem, din, tarikat (Ör.ABD’deki örnekleri var)
…vb maksatlı, kötü niyetliler için tehlikeli bir uçurum, tam tersleri için
aşure mantığı hercai tatlısı bir köprü (bulamaç değil) olmalı ki;cahil, ateist,
radikal dindar, evrensel vatandaş…vb haklı insanlar tarafından kusursuz destek
görsün ve devlette bunda hayat bulsun.
Vatandaşlık sıfatlarını taşıyan aile çocuğu/ları
hiçbir insanı insan makamında(dünyevi en büyük makam) tecrit edemeyiz
. Eğer böyle bir dayatma varsa, mağduriyetlerine mutlaka alternatif
çözüm üretilmeli.
C 124.A-Haksız bir ortam yaratmamak,
öğrencilerin hepsine eşit davranmak, sınıfta anarşiyi sağlamak, öğrencileri
rencide edici davranışlardan kaçınmak…
B-Kurunun
yanında yaşı yakmak demektir.
C-Sorunların
kökenini temsil edenleri yok etmek en mantıklısıdır. Özden CALP
C 124.A.Gençler bilimi dine, dini
siyasete, siyaseti bilme karıştırmamanın hesabını yapar. Bunu yaparken de ya
güzel rol yapıp öğretmen yalakası olur.Ya kendi
görüşünü savunarak karıştırarak asi gençlik dediğimiz gruba katılır,ya da
sessiz sessiz
hiçbir şey almadan mezun olur.
B.İnanç
özgürlüğünü kısıtlamak demektir.
C.İyiye
kullananları ve kötüye kullananları birbirinden ayırmalıdır. Birini ötekine
kurban etmemelidir. Yudum GÜRER
C.124:A Aynı sınıfta bulunan
insanları idare edene önemli görev düşmektedir ortam o insanları konuları başka
yerlere çekmesine müsaade edilmemelidir şayet konuşulması gereken şeyler var
ise mantık ve insani çerçeve içerisinde her şey konuşulmalı.
B Bu insan makamına
oturmuş birinin kesinlikle hiçbir zaman haklı veya haksız konumunu kullanarak
veya kendi doğrularını veya değer yargılarına göre karşısındaki insana müdahale
edemez.O kişinin kendi doğrusu kimseyi rahatsız edici
değilse başka var olan din rejim veya başka bir şeyle çürütülmeye
çalışılmamalı.
C Bazı değer yargıları
ülkelerin veya toplumların değer yargılarına ters düşürmeyecek şekilde orası
deşilmelidir. Caner ÖZDEMİR
C 124:A)Din her
şeyi kapsar
B)İnsanları hayvanlaştırmaktır.
C)Çözüm dumanlı dağların arkasında Kamuran BALYEN
C 124: a)
Düşündürmeden eğitim olamaz.
b) Kötüye kullananlar vardır diye
inanç değerlerini ortadan kaldırmak adaletsiz bir davranıştır. Berna AYIN
C 124. Böyle ortamlarda sağlıklı bir
eğitimin olacağını zannetmiyorum. Herkes rahatsız olur huzur diye bir şey
kalmaz. B- Burada bence zulümden başka bir şey olmaz. Böyle ortamlarda ne adalet olur ne de
demokrasi… Yakup
EKİNCİ
C124.Kişisel olarak ben de insanların
kılık kıyafetinden veya düşünce sisteminden dolayı eğitim hakkının elinden
alınmasının karşısındayım. Ama ortada bir gerçek var. Ne yazık ki saygıdan ve empatiden yoksun bir milletiz. Nedense kendi inançlarımızın
baskın olması gibi bir çabamız var. Özellikle din konusunda farklı düşünen
insanlara tahammülümüz yok. Bu nedenle dinin bireyselleştirilmesinden yanayım.
Yani kişi kendi inancından sorumludur. Birbirimizin düşüncesine saygısı olmayan
bir toplumda “Mahalle baskısı “ kavramı
elimizin tersiyle itemeyeceğimiz kadar önemli bir kavramdır. Bu nedenle bazı
kuralları kişisel olarak uygun bulmasam da toplumsal huzur için gereklilik arz
ettiğini düşünüyorum. Süleyman SENEM
C 124.İnsanların görünüşlerine ve
ideolojilerine bakarak eğitim haklarını elinden almak haksızlığın en büyüğüdür.
Eğitim ve öğretim yapılan bilim yuvalarında bu türlü haksızlıklar yüzünden
beklide geleceğin yüzlerce bilim adamını kaybettik. Herkes kendi inanışına göre
giyip davranması ona tanınmış en büyük haktır bunu onun elinden almak son
derece yanlış bir davranıştır herkesin ideolojik düşüncelerine saygı
gösterilmeli. Ferhat ÇENBER
C 124. Kimse okula gelmez ki eğitim olsun.
Mizbah KARATAŞ
C 124. A: Siyaset, din, rejim, bilim
birbirinin tamamlayıcısı olmalıdır. Birbirine antagonist olursa kaos ortaya çıkar.
B:Kendini bilmezliktir. Emine YARBA
C 124.A.Toplumdaki
insanların çeşitli dini inanç ve düşüncelerinden dolayı toplumdan soyutlanmamalıdır.
Bilim yuvası olan üniversitelerimizde referans olarak o bireyin bilimde yaptığı
çalışmalar göz önünde bulunmalıdır. Bilimde din, siyaset ve rejim gibi
tartışmalar olmamalıdır.
B.Dini kendilerine alet eden
insanlar ile samimi insanları birbirinde ayırmalıyız. Bu insanları cehalet
kılıcıyla biçmeden iyice anlayıp değerlendirmek gerekir.
C.İnançları kötüye kullanan
insanları bulup hak ettikleri cezaya çarptırılmalıdır.Böylelikle
saf ve temiz insanların haklarını korumuş oluruz.Selçuk İNCE
C 124.A-Üniversite dendiği zaman aklıma
düşüncelerin özgürce ama fazla abartılmadan ifade edildiği yerler aklıma gelir.Demokratik bir ülke diyince aklıma her hak sahibine
haklarının verildiği bir ülke aklıma gelir.Bu iki ortamda bunlar olmadığı
müddetçe her zaman güçlükler ortaya çıkacaktır eminim.İnsanın düşüncelerine
saygı duyulmadığı yerler her zaman kargaşayla dolu olur.
B-İnsanların
besledikleri o temiz duyguları menfaatleri için kullananlara yazıklar olsun
böyle kişiler her zaman bu samimim insanların aklını çelerek beklide
kendilerinin en iyi olduklarını sadece gösterişte sergileyerek insanları
kandırıp rejime ve bilime parçalatmaktadır.
C-Belki
böyle yapılırsa bir şeyler değişebilir…. Ayşegül CAN
C
C 124.
A.
Eğitim çok yönlü olmalı fakat amacından da saptırılmamalı bilim yuvası
olmalı. Ve insanların isteklerine cevap vermeli.
B. Bu caniliktir her düşüncede o düşünceyi
samimi bir şekilde uygulayanlar olduğu gibi riyakar
bir şekilde uygulayanlar vardır. Bunu o düşünceye değil fertlere yansıtmak
lazım tüm düşünceyi ve o düşüncede olanları yargılarsak bu caniliktir.
C. Böyle insanları fert olarak bireysel ele
alınmalı ve bu şekilde bir süzgeçten geçirilmeli. MUHARREM POLAT
C
B. İnsanların haklı inanç
değerlerini kötüye kullananlar laiklik elden gidiyor diye düşünce sistemi zayıf
insanları ayaklandırarak rejime ve bilimi baskı altında tutarlar ve böylece
inançlı insanların değerleriyle oynanarak toplumsal çatışmalar neden olurlar.
C. İnanç değerlerini iyiye
kullananların devamını, kötü kullananları yok etmek için çeşitli denetimler
yapmak mümkündür. Bunu iyileri bir süzgeçten geçirerek insanları eğitmelerini
sağlayabilir, kötüleri ise iyiler tarafında güzel ahlakla donatmak için iyiler
tarafından eğitilebilir. Kötüler halkımızı öyle bir sömürdüler ki bir zamanlar
çoğu insanın kız çocuklarını okula göndermelerine engel olmuş, günümüzde de
başörtüsünü toplumun birinci sorunu olarak gündeme getirmişlerdir. Bunları
kontrol etmek sadece bizi yönetenlerin görevi değil bütün herkesin görevidir. Erdoğan AKÇİÇEK
C
B) Büyük bir haksızlıktır… Ben bunu bir
asker bölüğünde suç işlemiş bir erin hatasının tüm koğuşa mal edilmesine
benzetiyorum.
C) Bence düşünce liderlerinin
otokontrolünü ele geçirirsek tümünde köklü bir inkılâp gerçekleşmesi muhtemeldir.
Hatice KAPLAN
C. 124.
A.
Eğitim çok yönlü olmalı fakat amacından da saptırılmamalı bilim yuvası
olmalı. Ve insanların isteklerine cevap vermeli. İHSAN YILDIZ
B. Bu caniliktir her düşüncede o düşünceyi
samimi bir şekilde uygulayanlar olduğu gibi riyakar
bir şekilde uygulayanlar vardır. Bunu o düşünceye değil fertlere yansıtmak
lazım tüm düşünceyi ve o düşüncede olanları yargılarsak bu caniliktir. İHSAN YILDIZ
C. Böyle insanları fert olarak bireysel ele
alınmalı ve bu şekilde bir süzgeçten geçirilmeli. İHSAN YILDIZ
C-124)A-sınıfta fıkır
çatışmaları çoğalır
B-zulme köle olmaktır. Ramazan BORAN
C
124. Her insanın fıtratı farklıdır ve buna göre hareket etmek
gerekir. M. Akif TİRYAKİOĞLU